Kadınlar İçin Aşk Mesajları
Her sabah iki şey için minnettar uyanıyorum: gökyüzünü boyayan güneş ışığı ve dünyamı renklendiren sen.
Kalbimin bir imzası olsaydı, her kalp atışında yazılı senin adın olurdu.
Sen bu gürültülü dünyadaki en sevdiğim bildirimimsin - her zaman gülümseten o bildirim.
Hayatta yolumu bulmak için pusulaya ihtiyacım yok; senin aşkın benim gerçek kuzeyim.
Seni sevmek sadece bir his değil - en sevdiğim nefes alma şeklim.
Sıradan anları kutsal anılara, basit günleri maceralara dönüştürdün.
Ruhum seninkini, gözlerim ne gördüklerini anlamadan önce tanıdı.
Kahkahaların benim en sevdiğim film müziğim; sonsuza kadar tekrar çalsın.
Gözlerinde, içimde var olduğunu hiç bilmediğim galaksileri buldum.
Sen, kalbimin ritmi öğretmeden önce nasıl yazacağını bilmediği şiirsin.
Ev dört duvar değil - karanlıkta elinin benimkini bulduğu her yerdir.
Sana her gün yeniden aşık oluyorum - büyük çöküşlerle değil, dünyamı yeniden şekillendiren sessiz sarsıntılarla.
Nezaketin, bana yeniden sihire inanmayı öğreten sessiz süper gücün.
Aşk gün doğumlarıyla ölçülseydi, şahit olduğum her şafağı sana hediye ederdim.
Sen fırtınalar geldiğinde cesaretim, kaos hüküm sürdüğünde sakinliğimsin.
En güzel sanat galerisi? Birlikte boyadığımız anılar müzesi.
Seni sadece kim olduğun için değil, seninleyken kendimin ne hale geldiği için de seviyorum.
Zihnin herhangi bir gizemden daha çok büyülüyor beni; kalbin herhangi bir ilaçtan daha çok iyileştiriyor.
Sen benim en sevdiğim 'ya olursa'sın, en büyük 'gerçek olan'ıma dönüşen.
Sana olan aşkım ay ışığı gibi büyüyor - yavaşça, ısrarla, dokunduğu her şeyi aydınlatarak.
Seninle kırılganlık güç gibi, sessizlik sözlerden daha yüksek sesle konuşuyormuş gibi hissettiriyor.
Sen benim bitmeyen cümlelerimdeki virgülsün - anlamın nefes aldığı ara.
Ebediyet bugün başlasaydı bile, seninle yine de yeterli olmazdı.
Peri masallarına inanmıyorum - elim mükemmel şekilde seninkine oturduğunda yarattığımız sihire inanıyorum.
Varlığın 'ben'i 'biz'e, 'bana'yı 'bizim'e dönüştürdü.
Kırık şeylerde güzellik görmen, kendi çatlaklarımı sevmeyi öğretti bana.
Sen benim en sevdiğim kaos türümsün - asla saklanmayacağım güzel fırtına.
Sana aşık olmak düşmekten çok, hep ait olduğum yere eve dönmek gibi hissettiriyor.
Gülümsemen en sevdiğim gün doğumum; sesin en rahatlatıcı ninnim.
Seni her yaşamda seçerdim - kader olarak değil, ruhumun en cesur kararı olarak.
'Yalnız'ı artık anlamadığım bir kelimeye dönüştürdün.
Parmaklarımın arasındaki boşluklar, sadece seninkilerin onları tamamlaması için var.
Dayanıklılığın, herhangi bir dağ manzarasının yapamadığı kadar nefesimi kesiyor.
Zihninin dans etme şeklini seviyorum - düşüncelerimin en sevdiği partneri bulduğu yer.
Seninle sıradan kahve ambrosia gibi, yağmurlu günler macera gibi geliyor.
Sen benim en sevdiğim paradoksumsun: aynı anda huzurum ve heyecan verici fırtınam.
Taşıdığım her yara izi, parmak uçların onun hikayesini izlediğinde onurlandırılmış hissediyor.
Şefkatin, önceliklerimi günlük olarak yeniden düzenleyen sessiz deprem.
Uçmak için kanatlara ihtiyacım yok - bana olan inancın ihtiyacım olan tek kaldırış.
Aşkı bir kelimeden, sadece kalplerimizin akıcı konuştuğu yaşayan bir dile dönüştürdün.
En sevdiğim cesaret, seni korkusuzca, açıkça sevmek için gereken cesaret.
Sen kaosuma uyum, huzursuz ruhuma ritimsin.
Seni sevmek sonsuzluğun asla çok uzun olamayacağını öğretti bana.
Kahkahaların en sevdiğim devrimim - kalbimdeki her gölgeyi deviren.
Kaçınılmaz bir şekilde sana götürecekse, geçmişimin her bölümünü yeniden yazardım.
Sen benim insan şeklindeki deniz fenerimsin - hayatın yarattığı her siste içinde güvenle yolumu bulmamı sağlayan.
Başkalarını şiddetle sevme şeklin, senin benim olduğunu söylemekten gurur duymamı sağlıyor.
Seninle kırılganlık zayıflık değil - gerçek gücün büyüdüğü kutsal zemin.
Sen dünyanın tamamından verilen tavizlerdeki en sevdiğim 'evet'im.
Sana olan aşkım bir orman yangını - kontrol edilemez, her şeyi tüketen ve yolundaki her şeyi aydınlatan.